28 Mart 2011 Pazartesi

The Drums

                                                      



            New York lu Jonathan Pierce(vokal) ve Jacob Graham(guitar) çocukken şans eseri yaz kampında tanışırlar ve arkadaş olurlar .Albümü dinlerken yaz akşamı serinliğini hissetmenizin sebebi bu olabilir.iki arkadaş,önceleri elektronik müzikle ilgilenir ve goat explotion adında bir synth-pop grubunu kurarlar.bir süre ilerleyen ikili sonunda dağılır ve ayrı ayrı gruplar kurarak plak şirketleriyle anlaşır. ikiside 1'er albüm yapar. ama tatmin olmayan ikili synthesiserlerden sıkılırlar ve yaptıkları müziğin gitar baş davul guzellemesine taşımaya karar verirler ve Connor Hanwick adında bir davulcu bulup The Drums grubunu oluştururlar.
          80 ler ingiliz ilahlarindan(joy division, the smiths,the wake) aldıkları ilham la Summertime! ep sini çıkartırlar.reverb un bol olduğu bir soundda serin ve sade çalıp,basit ve net sözlerle durgun durgun söylerken, sessizce birçok önemli müzik sitesinde "2010 un en umut vaad eden grubu"listelerine girerler.ve 2010 yılında kendi adını taşıyan ilk albümleriyle öyle olduklarını kanıtlarlar.Havanın artık soğuk değil serin olduğu bir akşam,baharın gelişini tek başına yolda yürürken farkedip,bunu kutlamak isteyenlere ısrarla öneririm.
         Bazen insan herşeyin olduğu gibi gitmesini ister.süpriz istemez değişiklik istemez,dinamiklerin değişmesi ona stres hissettirir.Işte o zamanların ilacı bir albüm.mood unuzu fark ettirmeden bir seviye yukarı taşır ve  oraya sabitler.Dışarıda,işte, durup dururken keyifli bir melodi mirildandiginizi fark edip, önce "neydi bu?"der sonra "haaaa"nidasiyla rahatlayip yuzunuzde bir gülümsemeyle yaptiginiz işe devam edersiniz
       Albümün nasıl başlarsa öyle biten,iniş çıkış yapmadan dingin bir bir şekilde devam eden parçalardan oluşması,albümün su gibi akmasını sağlıyor. dinledikçe dinleniyor bağımlılık yapıyor.

Sizde En akılda kalan,en basite inmiş melodilerle keyiflenmek stresten uzak bir yasama  adım atmak istemez mısınız


                               The Drums dan geliyor.....      Let's Go Surfing 

23 Mart 2011 Çarşamba

Alain Johannes -Spark


Queens Of The Stone Age i canlı izlediğimde,sakallı,bereli,berduş görünümlü gruptan olmayan bir gitarcı dikkatimi çekmişti.Kim olduğuna baktığımda 1985 yılına kadar geri gittim.Red Hot Chili Peppers grubunun vefat eden gitarcısı Hilel Slovak,Red Hot ın  ilk davulcusu  Jack Irons, Flea ve Alain Johannes,  Red Hot Chili Peppers olmadan What Is This? grubuymuş.

Daha sonra gruba Natasha adında bir rus klavyeci katılmış.Alain Johannes ve Natasha Shneider sevgili olmuşlar ve hiç ayrılmamışlar.yanlarına davulcu Jack Irons ı da alıp eleven  grubunu kurmuşlar.eleven 2008 e kadar devam etmiş.      

İşte üzücü kısım geliyor.
Haziran 2008 de Natasha Shneider kansere yenik düşer.Ruh ikizini kaybeden Alain  1 ay sonraki anma konserinde Natasha icin yazdığı ''Endless Eyes'' parcasını tek başına cigar box gitarıyla çalar.5 ekim 2010'da da bütün acılarını döktüğü ''Spark''albünü çıkartır.Albümün ilk parçası ''Endless Eyes''dır.Albümdeki parçaların sırası ,sevilen birinin gidişi ardından hissedilen duyguların sırasıyla aynı.
Önce haykıra haykıra bağırırsınız ağlarsınız gözünüzün önüne gelir,ölenle ölürsünüz''Endless Eyes''sonra yanına gitmek istersiniz''Return To You'' Daha sonra tanrıya kızarsınız ''neden aldın onu'' diye ''Speechless''.Yukarıdan izlenildiğinizi düşünürsünüz ve''Bir işaret ver''diye umutsuzca beklersiniz''Make god jealous''.Eskiden yaptıklarınızı,yasadiginiz guzel gunleri  düşünürsünüz.Mutlu bi sekilde hayallere dalmisken birden gercek hayata donersiniz yine üzülürsünüz.''Spider''.O kadar üzülürsünüz ki artık hiçbir şey hissetmemeye başlarsınız''TheBleeding Whole''.Bir süre sonra artık onu içinizde hissetmeye başlarsınız ve bu sizi iyi hissettirir.''Gentle Ghosts''Sonunda ölümü kabullenirsiniz ,yukarıda tekrar görüşeceğinize inanıp şu anda  iyi bir yerde olduğunu düşünürsünüz.''Unfinished Plan''

                                                           
Içtenlik ariyoryaniz işte size Spark...